Gürcistan’da mayıs ayında yürürlüğe giren ve büyük tartışmalara yol açan “dış nüfuzun şeffaflığı” yasası, ülkenin Avrupa Birliği’ne (AB) katılım sürecinin askıya alınmasına neden oldu.
Avrupa Birliği’nin (AB) Gürcistan Büyükelçisi Pawel Herczynski Salı günü yaptığı açıklamada, Gürcistan’ın Avrupa Birliği’ne katılım sürecinin sonlandırıldığını duyurdu. Herczynski, bu karar Avrupalı liderlerin zirvesinde Mevcut liderler tarafından kabul edildiğini belirtti.
Gürcistan, Aralık ayında AB aday ülke statüsünü kazanarak nihai üyeliğe bir adım daha yaklaştı.
Bu karar, Gürcistan’ın haftalarca süren protestolara rağmen Mayıs ayında yürürlüğe giren “dış nüfuz şeffaflığı” yasasını kabul etmesinden sonra alındı.
Herczynski, bu kapsamda AB’nin Gürcistan’a 2024 yılı için yapacağı 30 milyon euro tutarındaki mali yardımın da dondurulduğunu söyledi.
Sürecin daha da kötüleşmesi durumunda daha fazla yaptırımın uygulanabileceğini söyleyen Herczynski, “Bu yalnızca ilk adım, çünkü daha fazlasını atacağız ve Gürcistan hükümetine doğrudan desteğimiz sınırlı olacak.”
Hükümete dondurulan desteği “sivil topluma ve medyaya” yönlendirmeye çalışacaklarını belirten Herczynski, şunları söyledi: “AB-Gürcistan ilişkilerinin en iyi seviyede olabileceği bir noktada bu kadar düşük bir noktada olduğunu görmek üzücü. Bütün zamanlar.”
“Dış Etkide Şeffaflık” yasası neyi hedefliyor?
“Rus yasası” olarak eleştirilen yasa tasarısında, bütçelerinin yüzde 20’sinden fazlası yurt dışından gelen kurumların “yabancı nüfuz ajanları” olarak kaydedilmesi amaçlanıyor.
Yasanın sivil toplum kuruluşlarının bütçelerinde şeffaflığın sağlanması amacıyla hazırlandığını öne süren iktidardaki Gürcü Rüyası Partisi, yasanın ülkeyi dış etkenlerden korumayı amaçladığını öne sürüyor.
Gürcistan’da uzun süren protestoların ardından Meclis Başkanı Şalva Papuaşvili’nin imzasıyla “dış nüfuzun şeffaflığı” yasası yürürlüğe girdi.
Tasarı Gürcistan parlamentosu tarafından 84 lehte, 30 aleyhte oyla kabul edildi. Tasarıya karşı çıkan Gürcistan Devlet Başkanı Salome Zurabclivi, tasarıyı 18 Mayıs’ta veto etti.
Ancak Gürcistan’da Anayasaya göre cumhurbaşkanının bir yasayı veto etmesi yeterli değil. Meclis Başkanı kanunu imzalayarak kanunun yürürlüğe girmesini garanti edebilir.
Neden “Rus hukuku” ile benzetme yapılıyor?
Gürcistan’daki muhalefet tasarıyı “Rus yasası” olarak tanımlıyor çünkü benzer bir yasa Rusya’da da mevcut.
Ancak Rusya, “yasayı engellemeye çalışmanın” Gürcistan’ın iç işlerine karışmak anlamına geldiğini iddia ediyor.
Gürcistan’daki muhalefet, Rusya’nın benzer yasayı bağımsız medyayı ve Moskova hükümetini eleştiren kişileri “etiketlemek” için kullandığını iddia ediyor.
Yasanın kabul edilmesi, Rusya’nın Gürcistan üzerinde hakimiyet kurduğunun bir işareti olarak değerlendiriliyor.
REKLAMRus istihbaratı ABD’yi suçladı
Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR) Salı günü yaptığı açıklamada, ABD’nin Gürcistan’da Ekim ayında yapılacak parlamento seçimleri öncesinde protesto gösterileri düzenleyerek ülkeyi kaosa sürüklemek istediğini söyledi.
SVR’den yapılan açıklamada, ABD yönetiminin Gürcistan’da rejim değişikliği için çaba gösterdiği belirtildi.
İstihbarat servisleri, ABD yönetiminin bu çabasında Gürcistan Devlet Başkanı Zurabişvili’nin de öncü rol oynayacağını öne sürdü.
ABD medyasına verdiği röportajda Zurabişvili’nin, AB üyelik müzakerelerinin askıya alınmasından iktidar partisini sorumlu tuttuğu iddia edildi.
REKLAMBu iddialara ABD’den herhangi bir yanıt gelmedi.