Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’da Ermenistan’a karşı ‘zaferinde’ Moskova’nın Kafkasya’da zayıflayan konumu, Batı’nın Bakü ile olan enerji işbirliği ve Türkiye’nin desteğinin etkili olduğu belirtiliyor.
Azerbaycan, 30 yıldır krizin devam ettiği Dağlık Karabağ’a yönelik son operasyonunda Ermenistan’a karşı üstünlük sağladı. Bölgedeki Ermeni ayrılıkçı güçler, silahlarını bırakmayı kabul etti.
Moskova’nın Kafkasya’da zayıflayan konumu, Batı’nın Azerbaycan ile olan enerji işbirliği ve Türkiye’nin desteğinin “Bakü’nün zaferinde” etkili olduğu belirtiliyor.
AFP, Erivan’ın bölgede neden geri adım atmak zoruna kaldığını uzmanlara sordu.
Türkiye’nin desteği ve Moskova’nın Kafkasya’da azalan etkisi
Doğu Dilleri ve Medeniyetleri Enstitüsü’nde (INALCO) emeritus profesör olan coğrafyacı Jean Radvanyi, petrol ve doğalgazdan elde edilen önemli gelirler sayesinde, “Bakü, Türkiye gibi müttefiklerinin desteğiyle yeniden silahlanmak için durumdan faydalandı ve güç dengesi gelişmeye devam etti” dedi.
Birinci ve ikinci Dağlık Karabağ savaşlarında Azerbaycan’ın Türkiye’den destek aldığını yazan AFP, Türk savunma bakanlığı yetkilisinin açıklamasını hatırlattı. Yetkili, Azerbaycan’ı desteklemek için askeri eğitim ve modernizasyon da dahil olmak üzere “tüm araçları” kullandığını ancak Bakü’nün Dağlık Karabağ’daki askeri operasyonunda doğrudan bir rol oynamadığını kaydetti.
Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’da başlattığı savaştan sonra “Kafkasya’nın polisi” olarak geleneksel rolünü sürdürmekte zorlandığını belirten ajans, Bakü’nün başarısının Moskova’nın zayıflayan bölgesel konumunun bir sonucu olduğunu bildirdi.
Fransız Uluslararası ve Stratejik İlişkiler Enstitüsü’nden (IRIS) araştırmacı Lukas Aubin, “SSCB’nin çöküşünden bu yana Rusya bölgenin koruyucusu oldu ve bir tür statükoyu korudu, ancak Moskova Ukrayna’daki çatışmaya odaklanmış durumda ve bu çatışma bitmiş gibi görünmüyor” dedi.
“Rusya, Azerbaycan’a çok daha bağımlı hale geldi”
Rusya’nın Azerbaycan’a çok daha bağımlı hale geldiği belirtilirken, Bakü’nün İran ve Rusya arasında bir koridor görevi görerek Ukrayna’daki savaş için askeri malzeme transferine olanak sağladığı ve Rusya’nın Batı yaptırımlarını aşmasını sağlayan ülkelerden biri olduğuna dikkat çekiliyor.
Moskova’nın Ermenistan’a verdiği desteğin son yıllarda giderek azaldığını belirten AFP, 2018’de seçilen Başbakan Nikol Paşinyan’ın Rusya’dan uzaklaştığı ve güvenlik garantileri için Batı’ya yöneldiğini hatırlattı.
Paşinyan, Kasım 2022’de Azerbaycan’ın da üyesi olduğu Rusya liderliğindeki Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nün (CSTO) zirvesinin sonuç bildirgesini imzalamayı reddetti. Bu, Ermenistan’ın Moskova’nın ülkeye destek vermemesine karşı artan kızgınlığının bir göstergesiydi.
Güney Kafkasya uzmanı ve siyasi analist Laurent Leylekian, “Paşinyan Batı yanlısı bir politika izliyor, başlangıçta böyle olması gerekmiyordu. Bu da Moskova’yı rahatsız ediyor. Ermenistan, Dağlık Karabağ’daki Ermeni azınlığı korumak için ‘Putin hakkında tutuklama kararı çıkaran’ Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin kuruluş anlaşmasını onayladı.” diye konuştu.
Paşinyan, eylül başında Ermenistan Ukrayna’ya insani yardımda bulunacağını açıkladı ve ABD ile 11 Eylül’de başlayan ortak bir askeri tatbikat yaptı.
Bunun üzerine Moskova, Ermenistan büyükelçisini çağırarak Erivan’a kınama mesajı gönderdi.
“Batı oldukça iki yüzlü davrandı”
Son gelişmelerle ilgili Batı’dan bir açıklama gelmediğini hatırlatan ajans, “burada da uluslararası ortam Azerbaycan’ın lehine işliyor.” dedi.
Avrupa Birliği, ocak ayında Rusya’ya olan bağımlılığı azaltmak için Bakü ile geniş kapsamlı bir doğal gaz ithalat anlaşması imzaladı.
Birkaç ay sonra Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Azerbaycan’dan gaz ithalatını iki katına çıkaracak yeni bir anlaşmayı duyurmak üzere Bakü’ye gitti.
Le Monde’da yayınlanan bir makalede, elli kadar Fransız milletvekili ortak açıklamayla projeyi eleştirdi.
Bu noktada Batı’nın politikalarını eleştiren emeritus profesör Radvanyi, “Batı bu konuda her zaman oldukça ikiyüzlü davrandı, Ermenileri gerçekten desteklemek yerine Bakü ile gaz ve petrol pazarlığı yapmayı tercih etti” şeklinde konuştu.
‘Ermenileri bekleyen ölüm ya da sürgün’
Azerbaycan’ın Ermeni ayrılıkçılarla müzakerelere oldukça güçlü bir konumda gireceği belirtiliyor.
“Karabağ’ın ayrılıkçı Ermeni liderleri uzun zamandır bu bölgenin Azerbaycan’a ait olduğunu kabul etmeyi reddediyor” diyen Radvanyi’ye göre sahadaki güç değişimi Dağlık Karabağ konusunda uzun süredir devam eden açmaza bir “çözüm” getirebilir.
Radvanyi, “Umarım bu çözüm Karabağ Ermenilerinin statüsünü garanti altına alır” dedi.
Leylekian da “Dağlık Karabağ Ermenilerini ölüm ya da sürgün bekliyor çünkü Ermeni karşıtı ırkçı nefretin varoluş nedeni olduğu bir ülkede bir Ermeni’nin yaşaması imkansız” şeklinde konuştu.
Cenevre’de BM İnsan Hakları Konseyi önünde konuşan bir Ermeni büyükelçi, Dağlık Karabağ’da “yaklaşan etnik temizlik” konusunda uyarıda bulundu.